PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Silo Nedir - Siloların Özellikleri


Mr.Muhendis
20.03.2010, 11:26
Silolanacak yeşil yemlerin içine sıkıştırılarak depolandığı kaplara "silo" veya "silo kapları" denir. Silonun en önemli özelliği, içerisinde bulunan yemle dıştaki hava ve nem arasında tam bir izolasyon sağlamasıdır. İşletmenin büyüklüğüne, donanımlarına ve tiplerine göre değişik tarzda silolardan yararlanılmaktadır. Genel olarak yaygın şekilde kullanılan farklı silo tipleri mevcuttur.

1. Siloların Genel Özellikleri

Silo yerinin ve tipinin belirlenmesi silaj yapmaya karar veren yetiştiricinin atacağı ilk adımlardan birisidir. Silonun ahıra yakın olması, silo yeminin kolayca boşaltılması ve alınmasına elverişli olmalıdır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken diğer bir hususta; silo kaba yeminin, ahıra ve yerleşim yerlerine hakim rüzgarlarla taşınmasına engel olacak şekilde silonun yerleştirilmesidir. İşletmedeki hayvan sayısına göre silo hacmi belirlenir. Genellikle yetişkin bir sığıra günde 20-30 kg silaj verildiği düşünülerek, işletmedeki hayvan sayısına göre hacim belirlenir ve bundan sonra uygun silo tipi seçilir. Toprak altı silolarında taban suyu seviyesi üst toprak seviyesinden en az 2 m derinde olmalı ve silo derinliği de buna göre ayarlanmalıdır. Ayrıca sızan sular bir pompa aracılığı ile çekilmelidir. Yüzeysel siloların yeri de her yıl değiştirilmelidir. Silo yapımında kullanılan yapı malzemesi yemin kalitesini bozmayacak ve suyu emebilecek özellikte olmalıdır. Sızan sular uygun bir şekilde şerbet çukuru adı verilen fazla derin olmayan kuyularda toplanmalıdır. Genel olarak ülkemizde toprak üstü plastik örtülü silolar ve yüzeysel beton, prefabrik beton veya taş örgülü silolar bulunmaktadır. Silo tiplerinin belirlenmesinde çiftçi imkanları, teknik bilgi, hayvan sayısı ve ekonomik düzey önemli yer tutmaktadır.

2. Toprak Üstü Plastik Örtülü Silolar

Basit ve düşük maliyetle yapılabilecek silo tipleridir. Plastik siloların çok değişken olan kapasiteleri ve işletmedeki sayıları; hayvan sayısı ekiliş alanı, üretim miktarı gibi faktörlere bağlıdır. Silaj yapımına yeni başlayan üreticilere tavsiye edilir. Yapımı için ahıra yakın, su tutmayan, düz ve sert bir zemin seçilir. Bu amaçla 4-5 m genişlikte ve depolanacak ürün miktarına uygun uzunlukta bir alan silo için yeterlidir.

Yüksekliği bir traktörün rahatça çiğneme ve sıkıştırma yapabileceği şekilde 1-2 m olmalıdır. Uygun zemin özelliğine sahip alana 5-10 cm kalınlığında sap-saman serilmelidir. Silonun üzeri biçim ve çiğneme işi bittikten sonra kaliteli, kolay yırtılmayan tek parça plastik örtü ile tamamen kaplanır. Örtünün kenarları biraz daha uzatılarak üzeri 10-15 cm kalınlıkta toprak tabakasıyla kaplanır. Toprak tabakası silo üzerine örtülen toprak siloya basınç yaparak silo içindeki havanın dışarı çıkmasına yardımcı olur. Ayrıca silaj ve plastik örtüyü dış etkenlerden korur. Silonun doldurulma işlemi tamamlandıktan sonra yağışlı günlerde silo tabanını sulardan korumak için silo etrafında 25-30 cm derinliğinde drenaj kanalı kazılmalıdır. Silaj olgunluğuna doğru üründe 1/3 oranında çökme görülür. Depolanacak ürün miktarı çökme oranı dikkate alınarak hesaplanmalıdır.

3. Yüzeysel Beton, Prefabrik Beton veya Taş Örgülü Silolar

Yatırım maliyeti yüksek olmasına karşın silaj kalitesini artırması ve işçilik kolaylığı sağlayan zemin üstü beton silolar entansif süt sığırcılığı işletmeleri için idealdir. İşletme hacmine bağlı olarak kapasite sayıları değişir. İki tarafı kapalı veya üç tarafı kapalı tipleri vardır. Silo iç yüzeyinin çok düzgün ve şaplı sıvalı olması istenir. Yapımında siloyu doldurma esnasında alet ve ekipmanların rahat çalışmasını sağlayacak şekilde planlanmalıdır. Üç tarafı kapalı olanlarda arkada veya yanlarda boşaltma rampa ve platformları bulunmalıdır. Silolar yan devirmeli çift dingilli romörkle boşaltma yapmaya uygun olmalıdır. Silo zemini öne veya ortada yapılan bir drenaj kanalına doğru % 1-2 meyilli olmalı, silo suları silo önünde yapılacak bir kanalla tahliye edilmeli, silonun önünde su birikmesine izin verilmemelidir. Silo tabanı ve duvarlar asitlere dayanıklı, yapıya sahip olmalıdır.

Beton silolarda genişlik bir traktörün rahat çiğneme yapabilmesi için genişlik en az 3-5 m, uzunluk ise 10-20 m olabilir. Hayvanların silo yemini kendi kendilerine yemelerine imkan veren sistemler dışında, çok geniş silolar, özellikle küçük işletmeler için tavsiye edilmez. Her gün silonun önünde en az 5-10 cm’lik bir kısmını yedirilmesi gerektiğinden ön yüzeyin genişliği silaj kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Silo boyutlarını hesaplarken silo yemi, tüketecek hayvan sayısı, günlük yedirilecek silo yemi, silo yemi yedirilecek gün sayısı ve tarlada üreteceğimiz yem miktarı dikkate alınmalıdır. Mevcut değerlere göre silo boyutları belirlenir. Bunun yanında bir işletmede büyük silo yerine küçük boyutta bir kaç tane silo yapmak daha uygun olabilir. (http://www.ziraatciyiz.biz)

4. Kule Tipi Yüksek Silolar

Prefabrik beton veya galvaniz metalden yapılabilir. Yükleme, boşaltma elektrik motoru veya traktör kuyruk milinden güç alan bir sistemle gerçekleşir. 300-2000 ton kapasitede olabilir. Ülkemizde sayıları çok az olup, tesis maliyeti oldukça yüksektir. Fakat çok büyük hacimli süt sığırcılığı yapan işletmeler için önerilebilir.

5. Silonun Doldurulması

Silaj yapılacak ürün önce temiz ve üstün nitelikte olması gerekir. Toprak, çakıl ve kum gibi yabancı maddelerden arınmış olmalıdır. Depolanacak ürünün temizliği fermantasyonu olumlu yönde etkiler. Materyalin parça büyüklüğü de silolama da önemlidir. Araştırmalar başlangıç yemlerinde parça büyüklüğünün büyükbaş hayvan grubu için 10-20 mm, küçükbaş hayvanlar için ise 10 mm’den daha küçük olması gerektiği belirtilmektedir. Bu yüzden hasat öncesi söz konusu ayarın kontrol edilmesi gerekir.

Doldurma işleminin bir iki gün içerisinde tamamlanmasında büyük yarar vardır. Bunun için işletmede o gün her işin geriye bırakılarak bütün işgücünün silonun doldurulmasında kullanılması gerekir. Buna rağmen işlem devam ediyor ise silonun doldurulan kısmı iyice kapatılarak bekletilmeli, üstü hiçbir zaman açık bırakılmamalıdır. Yemin siloya dolumu esnasında yem materyalinin durumuna göre belli aralıklarla katkı maddeleri kullanılabilir. Yüzeysel beton silolarda doldurma işlemi 80-100 cm yükseklikten yapılmalıdır. Doldurma aşamasında sıkıştırma işlemine özen gösterilmelidir.

Sıkıştırma ile ortamdaki hava uzaklaştırıldığı gibi, süt asidi bakterilerinin etkinlikte bulunacağı 30ºC lik Ortam ısısının sağlanmasına çalışılır. Sıkıştırma derecesi siloda ortam sıcaklığını etkileyen faktörler arasında bulunmaktadır. Sıcaklık derecesi fermantasyon seyrine, besin maddeleri kaybına ve silaj kalitesini etkilemektedir. Sıkıştırma işlemi silonun doldurulma aşamasında alt tabakadan başlanmalı ve dolum işlemi bitene kadar devam etmelidir. Yemler silo tipine bağlı olarak 20 ile 60 cm‘lik tabakalar halinde doldurularak sıkıştırma yapılmalıdır.

Doldurma ve sıkıştırma işlemi biter bitmez, silajın üzeri plastik örtü ile örtülerek üzerine toprak vb. maddeler çekilerek düzenli bir basınç sağlanmalı ve daha sonra üzeri sap balyası vb. ağırlıklarla kapatılarak etraftan hava alması engellenmelidir. Silajın çok iyi sıkıştırılmış ve havasının alınmış olması son derece önemlidir. Silaj hava alırsa kızışma olur, bozulur ve küflenir. Aynı şekilde siloya suyun sızması da önlenmelidir. Bu olumsuzluğu silo inşası zamanında zemin seçiminde dikkatli olunarak önlenebilir. Bununla birlikte yağmur, kar vb. su akıntılarının siloya girişine engel olunacak tahliye kanalları açımına dikkat edilmelidir. Sıkıştırma işleminin diğer bir yararı silaj yoğunluğunu arttırmaktır. Böylece daha fazla Ürün depolanabilir. Silo kapatıldıktan sonra basınç oluşturabilen bir motorla siloda kalan havanın boşaltılması fermantasyonun erken başlamasını sağlayacaktır.

Ek dolum zorunlu ise örtü kaldırılır. CO2 sebebi ile boğulma olmaması için çakmak ve kibrit ile kontrol edilir. Silonun doldurulmasına devam edilir. Fakat bu tür uygulamaların tekrarlanması istenmez. Yeni tabakaların siloya dahil edilmesi ile oluşan silo suyu, yeni hava girişi olasılıkları tüm yem yığınında olumsuz yönde etkiler. Başlangıçta silonun doldurulmasına ara verilmesi, silajın bozulmasına sebeb olarak gösterilmesine rağmen, 10 günlük bir aradan sonra yeni dolum yapılmasının zararı olmamaktadır. Bunun nedeni süt asit bakterilerinin faaliyetlerini tamamlamış olmasıdır. Ek dolumlarda materyalin soldurulmuş ve su içeriğinin %70 dolayında olmasına özen gösterilmelidir.