PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Ette Virus Var İddiası Sektörü Karıştırdı!


Zooteknist
25.09.2010, 17:19
Kesilmiş et ithalatının önünün açıldığı günlerde Türkiye'deki etlerde 'virüs' bulunduğu iddiası sektörü karıştırdı. Besiciler etleri kendilerinin sattığını belirterek, 'Numuneleri bakanlığa göndereceğiz. Biz etimizden eminiz. Ancak piyasaya yeni yeni isimler giriyor. Tuhaf kararlar alınıyor' dedi.

Hükümetin aşırı artan fiyatlar nedeniyle karkas et ithalatını serbest bıraktığı günlerde ortaya atılan ‘virüslü et’ iddiaları et piyasasını karıştırdı. Türkiye’de etin sadece yerli üreticiden alındığını dolayısıyla kendilerinin zan altında bırakıldığını söyleyen besiciler gelişmeleri ‘tuhaf’ bulurken, tüm Türkiye’den numune toplatarak ürünlerini tahlil ettirmeye hazırlanıyor. Doğu Anadolu Tarım Üreticileri ve Besicileri Birliği Başkanı Nazmi Ilıcalı, “Biz kendimize güveniyoruz. Adını duymmadığımız kişiler et işine giriyor. Tuhaf işler dönüyor” dedi. Türkiye kamuoyunun yaz başından beri tartıştığı et ithalatı konusu, Et Balık Kurumu’nun canlı hayvan ithalatına vize çıkması ile gündeme oturdu. Canlı hayvan ithalatı başladı ama piyasadaki yüksek fiyatların ateşi bir türlü düşmedi.

Veriler yüzde 30’a indi!

Fiyatları düşürmek için bu kez hükümet özel sektöre et ithalatı izni verdi. Et ithalatına izin çıkmasının ardından kasaplık et ithalatında gümrük vergileri yüzde 40’tan yüzde 30’a düşürüldü. Böylelikle önümüzdeki dönemde birçok şirketin et ithalatı yapmasının da önü açılmış oldu. Uzun yıllar sonra özel sektöre et ithalatı izni çıkarken ortaya çıkan ‘virüslü et’ skandalı ise, “et sektöründe neler oluyor” sorusunu gündeme getirdi.
Önce dünyanın en büyük hamburger zincirlerinden birinin Türkiye’de satın aldığı 164 bin hamburger köftesinde salmonella ve listeria virüslerinin tespit edildiği iddiaları ortaya atıldı. Hemen arkasından ise Türkiye’nin önde gelen et markalarından birinin hamburger köftesi ve dilimli dana jambonlarında da aynı cins virüs tespit edildiği öne sürüldü.

Numune gönderecekler!

Piyasayı karıştıran iddialar iki şirketin yanında bu şirketlere et temin eden yerli besicileri de ayağa kaldırdı. Türkiye’nin et ihtiyacını karşılayan, büyük firmalar dahil et satışı yapan tüm kuruluşlara et tedarik eden besiciler harekete geçerek ürünlerinin tahlil edilmesi için bir araya gelme kararı aldı.
Bölgede yaklaşık üç bin beş yüz üyesi bulunan Doğu Anadolu Tarım Üreticileri ve Besicileri Birliği Başkanı Nazmi Ilıcalı, yerli üreticilerin ürünlerine sonuna kadar güvendiğini belirtti. Ilıcalı, “Virüs haberleri, en çok bizi olumsuz etkiliyor. Sonuçta büyük markalar eti biz besicilerden alıyor. Kendimizi temize çıkarmak için Türkiye genelindeki besi çiftliklerinden numuneler toplayarak tahlil ettireceğiz ve sonuçları önce Tarım Bakanlığı’na sonra kamuoyuna duyuracağız” diye konuştu. Türkiye’nin en büyük besicileri arasında yer alan Ilıcalı, önce et firmalarına oradan da mağaza zincirlerine ulaşan etlerin kaynağının kendileri olduğunu da vurgulayarak, bu etlerde sorun çıkmasının mümkün olmadığını söyledi. Ilıcalı, “Et Balık Kurumu’nun bu konudaki denetimleri çok yüksek seviyede. Biz aynı etleri Milli Savunma Bakanlığı’na da veriyoruz” dedi.

Herkes şirket kuruyor!

Ilıcalı, etlerinin sağlık standartlarına uygun olduğunu ispat etmek için Türkiye genelindeki besi çiftliklerinden alacakları et örneklerini laboratuvarlarda tetkik ettireceklerini ve sonucu Tarım Bakanlığı’na bildireceklerini söyledi. Şu anda Türkiye’de 250’nin üzerinde besici bulunduğuna işaret eden Nazmi Ilıcalı, “Konya, Kayseri, Tekirdağ, Samsun, Tokat bölgelerindeki besicilerle yakın temasımız var. İddialar karşısında birleşerek hareket etmeye mecburuz. Et ithalatının serbest bırakılmasıyla zaten sektör bir karmaşanın içine girdi. Biz de kendi itibarımızı korumak üzere harekete geçiyoruz” şeklinde konuştu. Et fiyatlarındaki artışın besiciler ile ilgili olmadığının altını çizen Nazmi Ilıcalı, şöyle konuştu: “Bugüne kadar Et Balık’a kestirdiğimiz fiyatlara bakın, etin kilosu 15 liranın üstüne hiç çıkmadı ama kamuoyuna başka türlü yansıtılıyor. En zengin muhitlerdeki kasapların fiyat tarifesi, sanki Türkiye genelinde uygulanıyormuş gibi gösteriliyor. Bu kasıtlı yapılıyor gibime geliyor. Sonunda fiyatları düşürmek için yapılacak tek şey ithalat dediler. Önce canlı hayvanı ithal edip burada keseceğiz dediler, sonra vazgeçtiler karkas et getireceğiz dediler. Etten hiç anlamayan şirketler, bir bakıyoruz et üretimine giriyor. Et piyasasında bir şeyler dönüyor ama tam anlam veremiyoruz.”

Kesimden sonra bakteri kapma ihtimali daha düşük:

Gıda uzmanları gazetelerde yer alan “virüslü et” konusundaki haberlerin kamuoyunu teknik bilgiler konusunda yanılttığını ve korkuya yol açtığını belirttiler.

Uzmanlar, haberlerde adı geçen salmonella ve listeria adlı mikroorganizmaların ‘virüs’ diye tanımlanmasının çok yanlış olduğunu dile getirdiler.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojilisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr. Harun Aksu, “Virüs olarak adı anılan salmonella ve listeria adlı mikro organizmalar aslında virüs değil, bakteridir. Bunların virüs olarak değil bakteri olarak tanımlanması daha doğru olur” dedi.
Prof. Dr. Harun Aksu, bu bakterilerin ete her ortamda bulaşmadığını, özellikle kesim sürecinde bakterilerin bulaşma ihtimalinin yüksek olduğunu vurguladı. İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof Dr. Harun Aksu, “Kombinalardaki kesimden sonra da etler sıkı bir ambalaj içinde değilse, karkas halinde ise, bakteri kapma ihtimali var. Besiciler anlaşmalı oldukları mezbahanelerde kesim yaparlar ve kesim sırasında en az bir tane denetim görevlisi bulunur. Dolayısıyla besiciden çıkan etlerin kesim sonrasında bakteri kapmalarının ihtimali vardır ama bu ihtimalde oldukça düşüktür” diye konuştu.

Kaynak: Radikal Gazetesi