PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Haziran Böceği ve Mayıs Böceği Mücadelesi


Mr.Muhendis
21.08.2010, 18:05
Hastalık Tanımı :
Ülkemizde çeşitli meyve fidanı ve ağaçlan ile asmaların köklerinde zarar yapan Polyphylla, Melolontha, Anomola, Cetonia ve Anoxia cinsine bağlı türler bulunmaktadır. Bunlar içinde en önemlileri Polyphylla turkmenoglui Petr., P. fuilo L. ve Melolontha melolontha L.'dir. Larvaları halk arasında "kadı lokması" veya "manas" olarak isimlendirilir.

Haziran böceği (Polyphylla spp.):

Dişileri oldukça büyük olup büyüklükleri 40 mnfye ulaşır. Antenleri küçük ve ucu topuzludur. Erkeğin vücut uzunluğu 28-30 mm, antenleri büyük, yelpaze şeklinde ve 7 parçalıdır. Elitra, kırmızımsı kahverengi zemin üzerine küçük ve değişik şekilde lekeler halinde ve çok sık beyaz pulcuklarla kaplıdır.

Yumurtaları ilk günler mat krem renginde olup, zamanla pembemsi krem rengine döner. Yumurtalar bırakıldığında 2.8-3.0 mm kadardır. Açılmaya yakın hemen hemen iki katı büyüklüğe ulaşır.

Larva büyük, etli, sarımsı renkte olup, "C" şeklinde durur. Üzeri ince ve seyrek kıllarla örtülüdür. Baş büyük, bal renginde ve öne doğru meyillidir. Toraks kısmında iyi gelişmiş üç çift bacak bulunur. Bunları yürümekten ziyade toprağı kazmak için kullanır. Abdomenin son halkası diğerlerinden daha büyüktür. Olgun larva 70-80 mm büyüklüğe ulaşır. Larva, topraktan ördüğü mun*tazam bir yuva içinde prepupa ve pupa olur. Pupa 40-50 mm boyunda ve koyu kahverengidir.

Erginler haziranın ikinci yansı ile temmuzun ilk yansı akşamüzeri güneş battıktan sonra uçuşur, çiftleşir ve tekrar toprağa girerler. Çiftleşen dişiler yumurtalannı toprağın 18-20 cm derinliğine gruplar halinde bırakır. Yumurtalar temmuz sonlarına doğru açılır.

Çıkan larvalar ilk önce toprak humusu ile beslenir. Ağustos ve eylülde ikinci dönem larva meydana gelir ve köklerde beslenmeye başlar. Kışı bu dönemde geçirirler. Martta tekrar beslenmeye başlar, mayıs sonu ve haziranda üçüncü dönem larva olur ve yaz boyunca beslenir. Kışı istirahat halinde geçirdikten sonra ilkbaharda bir süre zarar yapmaya devam eder. Beslenmeleri sona erince prepupa ve pupa dönemlerini geçirerek ergin olurlar. Genellikle 2-2.5 yılda bir döl verirler.

Mayıs böceği (Melolontha spp.):

Erginleri 2.5-3.0 cm boyunda, genellikle kızıl kahverengi görünüştedirler. Toraks parlak siyah olmasına rağmen, üzeri san-gri sık tüylerle kaplı bulunduğundan, esas rengi belli olmaz. Elitranın üzerinde birbirine paralel uzayıp sonunda birleşen çizgi şeklinde çıkıntılar vardır. Elitra abdomeni tamamen örtmez, son 3 abdomen halkası açıkta kalır. Dişilerin anteni küçük, erkeklerinki ise büyük ve yelpaze şeklindedir. Abdomen parlak siyah, yanlarında üçgen şeklinde 5 adet beyaz leke vardır. Yumurta oval, krem renginde ve 2 mm boyundadır.

Karakteristik olarak, larva "c" şeklinde durur, tombul ve beyazdır. Üç çift bacağı vardır. Vücudun son halkası çok büyümüş ve şişkin bir hal almıştır. Bu kısım, içindeki besin nedeniyle siyah görünür. Olgun larvanın boyu 4-4.5 cm kadardır. Pupa koyu kahverenginde ve serbest pupa tipindedir.

Erginler nisan ve mayıs aylarında çıkar. Güneş battıktan sonra ağaçlar üzerine konarak yaprak ve çiçekte beslenirler. Dişiler çiftleştikten sonra yumurtalarını özellikle 2-3 yıl işlenmemiş ve üzeri hatif otlanmış bahçelerde toprağın 15-25 cm derinine, 25-30'lu gruplar halinde koyarlar. Çıkan larvalar ot köklerini kemirir ve daha sonra ağaç köklerinde oburca beslenirler.

Yaşayış :
Esas zararı yapan larvalar, meyve fidanları ve ağaçların köklerini yerler. Fidanlıklarda bir bitkinin kökünde 1 larvanın bulunması önemli zararlara yol açabilir. Beslenme zararı kambiyuma ulaşmışsa bitki ölür. Bu nedenle zararlı, fidanlıklar için çok daha önemlidir.

Çok yoğun olmasa da; uygun koşullar bulduğu zaman her yerde rastlanabilen zararlılardır.

Kültürel Önlemler :
Gerek larvaların vücut yapısı, gerek toprak içindeki davranışlarına bağlı olarak kimyasal savaşım yöntemlerinin etkinliğinin sınırlı olması, bu zararlılar ile savaşımda başarıyı arttırmak için diğer mücadele yöntemlerine çok daha fazla ağırlık verilmesini zorunlu kılmaktadır.

Fidanlıklarda alınması gereken önlemler:

Burada esas amaç, zararlının fidanlıklarda üreyip çoğalmalarını engellemektir.

Erginler yumurtlamak için otlu yerleri tercih edeceği için haziran ve temmuz aylarında ot temizliğine özen gösterilmelidir. Ayrıca temmuz ve ağustos aylarında toprak işlemesi yapılarak yeni bırakılan yumurtaların güneşe maruz kalarak ölmesi sağlanır. Haziran-temmuz aylarında geceleri uçuş saatlerinde (saat 20.00-22.00) ışık tuzakları ile erginler toplanıp, öldürülerek ergin popülâsyonu kırılabilir. Fidanların gübre, su vb. bakım işlemleri tam ve zamanında yapılarak güçlü olmaları sağlanmalıdır. Bulaşık fidanlıklarda atılacak çiftlik gübresi önce ilaçlanıp, iyice karıştırıldıktan sonra açıkta bekletilmeden toprağa karıştırılmalıdır. Kışın fidanlar dağıtım için sokulurken ve söküldükten sonra parseller derin sürülüp çıkan larvalar toplanıp öldürülmelidir. Fidanlıkta aşılı köklü fidan veya çöğürlerin şaşırtılacağı tavalarda bir veya iki yıl öncesinden bu zararlılara hassas olmayan mısır, üçgül ekilmesi iyi sonuç vermektedir.

Meyve bahçelerinde alınması gereken önlemler:

Yumurtalarını bırakmak için hububat ve yabancı otlu yerleri tercih ettikleri için ara tarımı olarak ağaçlar arasına hububat ekilmemeli, özellikle haziran ve temmuz aylarında ot temizliğine Özen gösterilmelidir. Sonbaharda yapılacak 20-30 cm'lik sürüm işlemi ile larvaları kuşların etkisine bırakmak; mayıs ayında 15-20 cm'lik toprak işlemesi ile pupaları tahrip etmek, temmuz-ağustos aylarında da yumurtaları güneşin etkisine maruz bırakmak yararlı önlemlerdir.

Uçuş döneminde geceleri ışığa gelen erginleri toplamak da yine zararlının sayıca azalmasında yararlı olmaktadır.

Kimyasal Mücadele :
Kimyasal savaşımda esas, kaplama ilaçlama yerine yalnız zararlı larvalarının bulunduğu fidan ve ağaçları ilaçlamaktır. Zarar belirtisi gösteren bitkilerde yalnız taç izdüşümü alanları ilaçlanır. Taç izdüşümü alanı, fidanlar için 1 nr olarak kabul edilir.

Kullanılacak ilaç miktarı, ağacın taç izdüşümü alanına göre hesaplanır. Kullanıla*cak ilaç miktarı, 30 cm'lik toprak derinliğini ıslatacak şekilde kalibre edilen su miktarı içinde karıştırılarak bir süzgeçli kova yardımı ile toprağa verilir.

Bir başka kullanım şekli ise, kullanılacak ilaç miktarı 8-10 katı nemli toprak ile karıştırılıp taç izdüşümü alanına dağıtılır, bir bel veya çapa yardımı ile toprağın 20-30 cm derinliğine (köklerin zedelenmemesine özen gösterilerek) İnmesi sağlanıp taç alanı sulanır.

İlaçlama sırasında toprağın tavında ve keseksiz olmasına dikkat edilmelidir.

İlaçlama Zamanı :
İlkbaharda, 0-20 cm toprak derinliğinde toprak sıcaklığı 9-10°C'ye ulaşıp larva aktivitesi başladığı zaman (genellikle marttan itibaren) 2. ve 3. dönem larvalara karşı bir ilaçlama yapılır. İlaçlama, kışı geçirmiş olan larvalar oburca beslenip zarara devam edeceği ve 3. dönem larvalar mayıs içinde pupa olacağı için çok gecikmeden yapılmalıdır. Sonbaharda ise, yörelere göre değişmekle birlikte genel bir uygulama olarak, ilk yağmurlardan sonra larvalar toprak yüzeyine yakın ve özellikle çoğu 2. dönem başlangıcında olduğu zaman (genellikle eylül) bir ilaçlama yapılabilir.

Esas önemli olan ilkbahar ilaçlamasıdır. Ancak ilkbahar ilaçlaması yapılamadığı bahçede zarar yaygın olarak bulunduğu zaman ve ergin uçuşlarının fazla olduğu yıllarda (genellikle tek rakamlı yıllar) sonbahar ilaçlamalarının da yapılması gereklidir. Böylece larva popülâsyonu önemli oranda kırılacak ertesi yıl ilkbaharda zararlı olacak larva gelişimi engellenmiş veya azaltılmış olacaktır.