Zooteknist
02.08.2010, 14:05
Kahramanmaraş'ta girişimci bir ziraat mühendisi, beyaz et ve yumurtadaki kaliteyi artırmak için, tavukları yonca bitkisi ve doğal ürünlerle beslemeye başladı. Verimi artıran ve birçok köyde çiftçiler tarafından da uygulanmasını sağladığı çalışması ile ilgi gören mühendis, yakalanan lezzetle beyaz eti, kırmızı etin tahtına aday yaptı. 2011 yılında paketleme çalışmaları başlayacak olan ürünlerin markalaşması için de adım atılacak. Girişimci mühendis, önce bölgede yaygınlaştırılması düşündüğü çalışmayı, daha sonra ihracat alanında da zirveye taşımayı düşünüyor.
Ziraat Mühendisi Cevat Akgün, tavuk etinin ve yumurtasının kalitesini artırmak için, çalışmalarına 3 yıl önce başladı. Tavukların, özellikle Kahramanmaraş'ın ikliminde yılda yaklaşık 8- 9 defa biçilen, gerekli protein ve amino asitleri bünyesinde barındıran yonca bitkisi ile beslenmesini sağlayan mühendis, beklediği verimi kısa sürede elde etti. Bunun dışında hiçbir katkı maddesi bulunmayan tamamen doğal buğday, mısır ve soya ile de takviyede bulunan mühendis, 500 tavukla başladığı çalışmasını şimdi kendi çiftliğinde bin 300 tavukla sürdürüyor. Bunun dışında, çevre köylerde birçok çiftçi de, daha doğal ürün elde etmek için tavuklarını bu yöntemle beslemeye başladı.
Çiftçilerdeki rakam göz önüne alındığında doğal yöntemlerle beslenen tavukların sayısı 4 bini buldu. 'Özgür Tavuklar, Lezzetli Besinler' sloganı ile başlattığı çalışmada iyi bir noktaya geldiklerini ve markalaşma sürecine de gireceklerini söyleyen Akgün, "Kapalı ortamlarda yetişen tavukların ürün kalitesinde düşmeler oluyor. Günümüz insanı da artık doğal ürünler yemek istiyor. Bu noktada, et ve yumurtadaki verimi artırmak, insanların bu ürünlerde daha fazla lezzet almasını sağlamak için bu çalışmayı başlattık. Gerek etin, gerekse yumurtanın tadına bakanlar, aradaki farkı anlıyor." dedi.
Çalışmanın başarıya ulaşmasında, asıl önemli etkenin Kahramanmaraş'ın iklimi olduğunu da belirten Akgün, "Yonca, Kahramanmaraş'ta yılda 8–9 defa biçilebiliyor. Bu bizim için büyük avantaj oldu. Başka illerden de bu çalışmanın yapılması yönünde teklif geldi. Ancak, bir başka yerde, Kahramanmaraş'ta elde edilen verimi yakalamak mümkün değil. Türkiye'de başka bir örneği yok." diye konuştu. Vatandaşın bütçesi göz önüne alındığında da, kırmızı etten çok daha ucuz olan ve insan sağlığı açısından da daha faydalı olan beyaz etin kullanımının bu şekilde yaygınlaşacağını belirten Akgün, markalaşma noktasında ciddi adımlar atacaklarını kaydetti.
2011 yılında paketleme çalışmalarına geçeceklerini ve markalaşma yolunda adım atarak, doğal ürünlerin raflarda yerini almasını sağlayacaklarını vurgulayan Akgün, "Bu işi Kahramanmaraş'ta bir sektör haline getirmek istiyoruz. Bu vatandaşların doğal ürünlere ulaşmasını sağladığı gibi, istihdama da çok ciddi oranda katkı sağlayacak bir çalışma. Doğal ürünleri önce bölge insanına ulaştıracağız. İlerleyen aşamada da ihracat noktasına gelmeyi planlıyoruz." şeklinde konuştu.
Kaynak: HayvancılıkHaber
Ziraat Mühendisi Cevat Akgün, tavuk etinin ve yumurtasının kalitesini artırmak için, çalışmalarına 3 yıl önce başladı. Tavukların, özellikle Kahramanmaraş'ın ikliminde yılda yaklaşık 8- 9 defa biçilen, gerekli protein ve amino asitleri bünyesinde barındıran yonca bitkisi ile beslenmesini sağlayan mühendis, beklediği verimi kısa sürede elde etti. Bunun dışında hiçbir katkı maddesi bulunmayan tamamen doğal buğday, mısır ve soya ile de takviyede bulunan mühendis, 500 tavukla başladığı çalışmasını şimdi kendi çiftliğinde bin 300 tavukla sürdürüyor. Bunun dışında, çevre köylerde birçok çiftçi de, daha doğal ürün elde etmek için tavuklarını bu yöntemle beslemeye başladı.
Çiftçilerdeki rakam göz önüne alındığında doğal yöntemlerle beslenen tavukların sayısı 4 bini buldu. 'Özgür Tavuklar, Lezzetli Besinler' sloganı ile başlattığı çalışmada iyi bir noktaya geldiklerini ve markalaşma sürecine de gireceklerini söyleyen Akgün, "Kapalı ortamlarda yetişen tavukların ürün kalitesinde düşmeler oluyor. Günümüz insanı da artık doğal ürünler yemek istiyor. Bu noktada, et ve yumurtadaki verimi artırmak, insanların bu ürünlerde daha fazla lezzet almasını sağlamak için bu çalışmayı başlattık. Gerek etin, gerekse yumurtanın tadına bakanlar, aradaki farkı anlıyor." dedi.
Çalışmanın başarıya ulaşmasında, asıl önemli etkenin Kahramanmaraş'ın iklimi olduğunu da belirten Akgün, "Yonca, Kahramanmaraş'ta yılda 8–9 defa biçilebiliyor. Bu bizim için büyük avantaj oldu. Başka illerden de bu çalışmanın yapılması yönünde teklif geldi. Ancak, bir başka yerde, Kahramanmaraş'ta elde edilen verimi yakalamak mümkün değil. Türkiye'de başka bir örneği yok." diye konuştu. Vatandaşın bütçesi göz önüne alındığında da, kırmızı etten çok daha ucuz olan ve insan sağlığı açısından da daha faydalı olan beyaz etin kullanımının bu şekilde yaygınlaşacağını belirten Akgün, markalaşma noktasında ciddi adımlar atacaklarını kaydetti.
2011 yılında paketleme çalışmalarına geçeceklerini ve markalaşma yolunda adım atarak, doğal ürünlerin raflarda yerini almasını sağlayacaklarını vurgulayan Akgün, "Bu işi Kahramanmaraş'ta bir sektör haline getirmek istiyoruz. Bu vatandaşların doğal ürünlere ulaşmasını sağladığı gibi, istihdama da çok ciddi oranda katkı sağlayacak bir çalışma. Doğal ürünleri önce bölge insanına ulaştıracağız. İlerleyen aşamada da ihracat noktasına gelmeyi planlıyoruz." şeklinde konuştu.
Kaynak: HayvancılıkHaber