PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Biçerdöver


Livadi
01.04.2010, 11:17
BİÇERDÖVER


Tarım alanlarında raslanan tarım makinalarının en büyüğü ve en önemlisi, biçerdöverdir. Biçerdöver, hasat işçiliğinin kolaylaştırılmasını sağlayan makina-laşmanın 150 yıllık gelişimini simgeler.


http://img510.imageshack.us/img510/1963/h6rx220covercb13eb7kw7.jpg

Gelişmesi: Tarım makinalarında PULLUK'tan sonraki en önemli buluş, ilk başarılı makinasını 22 yaşındayken yapan Cyrus McCormick'in 1830'larda gerçekleştirdiği orak makinasıydı. Bu makina. çiftçilerin işini oldukça kolaylaştırdı, ama tahılın demetlenmesi gene de önemli bir sorun olmayı sürdürdü. 1850'lerde bu orak makinası, mekanik bir demetleme aygıtının da eklenmesiyle oldukça gelişti. Ancak harman, yani tanelerin samandan ayrılması işlemi hâlâ elle yapılmaktaydı. Bu amaçla HARMAN MAKİNA -LARI gerçekleştirildi; ama bunlar ya hareketsizdi ve ürünü makinanın bulunduğu yere taşımak gerekiyordu: ya da hasat zamanı, harman makinasını öteki ma-kinalardan ayrı olarak tarlaya götürmek söz konusuydu.

1835 yılında,Michigan'ın Kalamazoo kentinde A. Y. Moore, biçme, dövme, harmanlama ve temizleme işlemlerini bir tek makinada birleştirdi. Bu makinanın 4,6 m genişliğinde bir kesicisi vardı ve bir vantilatörle sağlanan hava akımı taneleri ayırıyor, hattâ çuvallara dolduruyordu. Ne yazık ki.Moore'un makinası çeşitli iklim koşullarında pek elverişli değildi ve yalnızca havanın nispeten kuru olduğu Kaliforniya' da kullanılabiliyordu (1854'te, Kaliforniya'nın Alame-da bölgesinde 2 600 dönümlük arazide ürün bu maki-nayla kaldırılmıştır). Atla çekilen ilk biçerdöverler, Kaliforniya'da. Stockton Biçerdöver ve Tarım Araç*ları firmasınca yapılmıştı.
1885'lerde Avusturalya'da McKay Şirketi tara*fından, atla çekilen ve soyucu adı verilen bir makina yapıldı. Bu makina tahılların üzerinden çekildiğinde, döner diskler başakları tarayıp olgunlarını ayırmaktaydı. Makina, daha sonra tahılı kapçıklarından ayırıyor "e çuvala doldurulacağı yere taşıyordu.Ancak, bu makinayla verilen fire oldukça yüksekti: sapları uzun bıraktığı için daha sonra onları yakmak, kesmek ya da toprağı sürüp gömmek gibi sorunlar çıkarıyordu.



Bir Kanada firması olan Massey-Harris, 1910 yılma kadar, hep atla çekilen biçer-bağlar makinalan yaptı. 1910 yılında geliştirilen biçerdöver makinası, bir kesici bıçak ile bir harman makinasından oluşmaktaydı. Sözkonusu makinaların en önemli sorunu, çok ağır ve üstelik birçok çiftçinin satın alamayacağı kadar pahalı olan buharlı TRAKTÖR'le çekilmek zorunda olmalarıydı. Buna karşılık, biçer-bağlar, atla çekilebilmekteydi. Harman makinası çekilerek tahrik ediliyordu ; yani yerde yol alırken dönen bir tekerlekten güç almaktaydı. Atla çekilen makinalarla oldukça yavaş iş görülmekteydi, çünkü atların güçleri çok sınırlı kalıyordu.

1922 yılında Massey-Harris biçerdövere, biçme ve harmanlama işlemlerini yerine getirecek gücü sağlayan bir motor taktı. Böylece biçerdöver, küçük bir traktörle ya da atla çekilebilecek duruma geldi. Bu arada İÇTEN YANMALI MOTORLAR da yaygınlaşmaktaydı. Sonraları Massey-Harris tarafından alınan Avustralya'daki McKay şirketi, 1924'te ikinci önemli adımı atarak Sunshine Otomatik Harman Makinası adında, 3,7 m genişliğinde, yalnızca biçmesi ve dövmesi değil, kendi hareketi de motorlu olan bir makina yaptı.

Aynı tarihlerde, yani Birinci Dünya Savaşı sıralarında, tarım işçisi bulma zorunluğu biçerdöverlerin A.B.D^nin orta bölgesinde yayılmasına yolaçtı. O zamana değin alışılmış olan yöntem, büyük işçi gruplarının hasat zamanı kendi harman makinalan ve buharlı traktörleriyle çiftlikten çiftliğe dolaşmalarıydı. Çiftliklerinde çalışmakta olan böyle bir topluluğa yemek çıkarmak zorunda olan çiftlik sahibeleri, biçerdöverlerin yaygınlaşmasını özellikle destekliyorlar*dı.

Sonunda, 1935 yılında, Wisconsin Milwaukee'de-ki Allis-Chalmers Şirketi tek kişinin kullanıp çalıştırabileceği bir biçerdöver yapmayı başardı. 1940'lara doğru ise, küçük birer ev büyüklüğündeki biçerdöverler, dünyanın her yanına yayıldı.

Modern biçerdöver: Günümüzde makinaların çalışma mekanizması, eski modellerinkiyle aşağı yukarı aynıdır.

Döner kanatlar, ekini çekip bıçaklara vurur ve ekin, tam dibinden kesilir. Tahıl, kesici tablası'na düşer ve döner burgularla ortaya doğru süpürülür. Ortadaki elevatör, kesilmiş başakları toplar ve harmanlanması için makinanın tambur'una. taşır. Tambur, yüksek hızda dönerek, içindeki tanecikleri başaktan ayıran çubuklarla kaplı, silindir biçimli bir bölmedir. Saman, dışarıya atılmak için, ağır ağır çalışan saman taşıyıcısıyla makinanın arkasına doğru taşınırken, taneler ve kabuklar kalbura dökülüp büyük parçalardan ayıklanır. Daha sonra hava akımıyla savrularak, kabuk, saman kalıntıları ve öteki istenmeyen parçacıklardan temizlenir. Ayıklanmış taneler, artık makinanın dibinde toplanmıştır ve bir burgu aracılığıyla bir zincirli taşıyıcıya doğru sürülerek tepedeki bir depoya aktarılır. . Taşıyıcının içindeki bir başka burgu da depodaki tahılı kamyona akıtabilir.





Modern bir biçerdöver, dört tona yakın tahılı de-scioyabilir ve böylece hiç boşaltma yapılmadan yanı saat boyunca çalışabilir (böyle bir makina saatte ıralama 8 ton tahıl veren 20 dönüm arazinin hasana tamamlar). Dünyanın birçok yerinde hasat mevsimi çok kısa sürer; bu yüzden, yüksek kapasiteli naünalar gereklidir. Biçerdöverlerin motorları, 100 -_ü r-eygirgücü'ndedir. Gereken güç miktarı, çalıştı-atacak donanıma bağlıdır; örneğin, sapları dışarıya atmadan önce kesen bir mekanizma için, fazladan 25 beygirgücü daha gerekir. Kesim genişliği 2,5-5 metre arasında değişir; daha geniş yolları olanA.B.D.ve Kanada gibi büyük ülkelerde, Kesim genişliği daha büyük olabilir, ama yağış ve başka etkenler nedeniyle tahıl fazla dolgun değildir ve bu yüzden biçerdöverin büyük olması gerekmez.

En büyük modern biçerdöverlerde tahrik ve yönlendirme (biçerdöver,. hareketini arka tekerlekten alır) için hidrostatik ye ayrıca, sürücüyü toz ve güneş çarpmasından koruyacak bir kabin bulunur. Kontrol tablosundaki sinyaller, kayış kopması, saman tıkaması ya da motorun aşırı kızması gibi durumlar da sürücüyü uyarır.