PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Seralarda Dikim ve Bakım İşleri


Mr.Muhendis
16.02.2010, 17:55
1. Dikim

Sera toprağının dikim tavına erişmesi için son sulama zamanı iyi saptanmalıdır. İlkbahar ve tek ürün yetiştiriciliğinde toprak normal tavda olmalıdır. Sonbahar yetiştiriciliğinde ise, özellikle kumlu hafif bünyeli topraklarda biraz ağırca tavda iken toprak işlenip dikime geçilmezidir. İlk sürümde çiftlik gübresi, son sürümden önce temel yapay gübreler verilmelidir. Dikim ve dikimden sonra özen gösterilmesi gereken noktalar şunlardır:

* Bitkilerin ışıktan en iyi yararlanabilmeleri için dikim sıraları Kuzey-Güney doğrultusunda yapılmalıdır.
* Çift sıra dikim sistemi uygulanmalıdır. Bu sistemde bitkiler eşit olarak ışık almakta, meyveler daha erken olgunlaşmakta ve domateste kızarmalar daha tekdüze olmaktadır. Hava dolaşımının da daha iyi olduğu bu sistemde budama, ilaçlama, hasat v.b. işler daha rahat yapılmaktadır. Çift ürün yetiştiriciliklerinde ışıklanma iyi olduğu için dikim ölçüsü domateste 90 x 50 x 40 tutulur. Tek ürün yetiştiriciliğinde ise, 100 x 50 x 40, 100 x 50 x 45 cm. olarak tutulmalıdır.

Çift sıra dikim sisteminde dekara düşen bitki sayısı daha az gibi görünürse de, gerçek öyle olmayıp tek sıra dikim sistemindeki kadardır, örneğin;domateste çift ürün yetiştiriciliğinde;

90 x 50 x 40 cm. çift sıra dikim sisteminde 3571 Bitki/K.

70 x 40 cm. tek sıra dikim sisteminde 3571 Bitki/K. düşmektedir.

Dikimde uygulanacak aralıklar, serada yetiştirilen sebze türlerine göre, aynı türün çeşitlerine göre de farklılıklar göstermektedir.

Serada patlıcan yetiştiriciliğinde tek üründe tek sıra dikim sistemi 100 x 60 cm, çift sıra dikim sistemi 100 x 60 x 60 cm. (veya 100x50x50 cm.); çift ürün yetiştiriciliğinde çift sıra dikim sistemi 80x50x50 cm. uygundur.

Çift ve tek ürün hıyar yetiştiriciliğinde 100 x 50 x 50 cm., biber yetiştiriciliğinde 80 x 50 x 35 40 cm. önerilmektedir.

* Dikim sonbaharda düze yapılmalıdır. Çünkü bu mevsimde toprak yeteri kadar havadar ve sıcaktır. Tek ürün ve ilkbahar yetiştiriciliğinde bitki köklerinin askıya alınarak dikilmesinde büyük yararlar vardır. Toprak yüzeyi genişler, toprağın ısınması çabuklaşır, fidelerin derin dikilmesi önlenir, nemin fazlası toprak altına iner, kökler daha iyi havalanır. Bu yararlan nedeniyle bitki toprağa daha iyi uyum gösterir.

* Fideler dikim için torbalarından (= tüplerden) çıkarılırken kök balyaları dağıtılmamalıdır. Bunun için fideler l gün Önceden sulanmalıdır. Hatta % 0,1'lik Çaptan, Zineb v.b. bileşimli fungusidli su ile sulanması daha yararlıdır.
* Dikimde kullanılacak fideler kalın gövdeli 46 gerçek yapraklı, koyu yeşil ve hastalıklardan arınmış olmalıdır. Kotiledon yaprakların da üzerinde bulunmasına ayrıca dikkat edilmelidir. Fidelerde çiçeklenme görülmemelidir.
* Dikim yapılıp can suyu verildikten sonra toprak çapa ile hafifçe çekilip çift sıralarda tava meydana getirilmelidir. Sonbahar yetiştiriciliğinde bu tavalara hemen su verilmeli, ilkbahar ve tek ürün yetiştiriciliğinde ise bu sulama 35 gün sonra yapılmalıdır.
* Birinci salma sulamadan sonra toprak çapa tavına gelince çapalama yapılarak dar arada sulama arkı, yani masura oluşturulmalıdır. Çift sıralar arası da aynı işleme tabi tutularak masura oluşturulur.

2. Çapalama

Sera toprağında organik madde yüksek düzeyde olduğundan, serada bitki için gerekli iklim koşullan sağlandığından sera toprağının fiziksel yapısı gevşek, havadar, nemli ve sıcaktır. Sera toprağındaki yüksek mikroorganizma etkinliğinin de bunda rolü vardır. Tüm bu koşullar seralarda fazla çapa işlemi gerektirmeyen uygun bir toprak ortamı hazırlamaktadır. Ancak çapa işlemi yalnız sulama karıklarının açılması, hafif boğaz dolgusu ve ot temizliği için yapılmalıdır. Uygun sera iklimi nedeniyle, sera toprağında kök oluşumu tarla koşullarına göre daha yukarıda yüzmek olarak oluşmaktadır. Gereksiz ve derin çapalama işlemi yüzmek gelişmiş saçak kökleri yaraladığından yarar yerine zarar getirir. Derin çapalama gelişmeyi yavaşlattığı gibi hastalık etmenlerinin zedelenen köklerden bitki bünyesine girmesine, böylece hastalanmalarına neden olur.

Dikimden 15 gün kadar sonra, bitkileri ipe veya hereğe almadan önce otlar sıyırma şeklinde çapa ile alınabilir, daha sonraları otlar elle alınmalıdır.

Domates, hıyar ve patlıcan yetiştiriciliğinde çapalama, hafif boğaz doldurma ve sulama karıklarının açılması için sonbahar yetiştiriciliğinde dikimden hemen sonra, tek ürün ve ilkbahar yetiştiriciliğinde ise bir hafta sonra yapılmalıdır. Yol olarak kullanılan geniş araların sertleşmesi nedeniyle daha derince çapalanmamda yarar vardır. Boğaz dolgusundan sonra yol olarak kullanılan geniş aralara buğday sapı veya diğer bitki artıkları serilip malalama yapılırsa toprağın sertleşmesi kısmen önlenmiş, toprak sıcak ve nemli tutulmuş ve ayrıca ileriki yılların için de organik madde kaynağı sağlanmış olur. Ancak malalamadan hemen sonra geniş araların insektisidle ilaçlanmasında yarar vardır.

Biber bitkisi serada yetiştirilen diğer sebze türlerinden daha yüzmek saçak kök yaptığından boğaz dolgusundan kaçınmalıdır. Bunun için, önceden hazırlanmış masuralar üzerine dikim yapılmalı, otların çapa ile hafif sıyrılması sırasında sadece birkaç santim toprak diplerine çekilmelidir. Aksi halde, solgunluk etmeni Phytophtera capsici çapa ile zedelenen köklerden bulaşmaktadır.

3. İpe Alma

Domates, hıyar, kavun ve fasulye gibi sebze türlerinin serada yetiştirilmesinde en uygun destekleme materyali iptir. Kargı çok yıllar kullanıldığından hastalık etmenlerini taşır, bitkileri bunlara bağlama ve çözme zorunluluğu nedeniyle işçilik artar. Aynı zamanda gölgeleme yapar ve dikilirken köklere zarar verirler. Her 2530 cm. de bağlamayı gerektirir, ipli sistemde ise sardırma yapılır.

Boğaz dolgusu ve ark oluşumundan sonra ipe alma işlemine başlanır. Çift sıralar üzerinden 22,5 m. yükseklikte 3'lük galvaniz tel geçirilir. Bu tellerden geçirilen iplerle bitkiler kök boğazlarının 56 cm. üzerinden gevşek olarak bağlanır. En ucuz ve uygun destekleme materyali el’lik plastik iplerdir, l Dekar için 67 kg, yeterlidir. Hasat sonu kesilerek bitki ile atılır. Böylece işçilikten tasarruf da sağlanır.

Yaygın büyüyen biber ve patlıcan türlerinde genellikle ipe alınmaları gerekmemektedir. Ancak patlıcanda bazı dalların ayrı ayrı iple desteklenmesi gerekebilir. Biber yetiştiriciliğinde çift sıraların baş ve sonlarına çakılan kazıklara tel gerilerek dalların dağılması, kırılması önlenebilir.

Fasulye yetiştiriciliğinde ise kök boğazının biraz üzerinden geçirilen tele ipler bağlanır.

4. Budama

4.1. Domateste Budama

Budama, koltuk alma, yaprak alma ve tepe alma şeklinde yapılmaktadır.

Koltuk alma, yaprak sapı ile gövde arasındaki sürgünlerin alınmasıdır. Bunlar bitkiden besin maddeleri çekip zayıflattıkları için koparılmaları geciktirilmemelidir. 2,5 3 cm. uzayınca alınmalıdır. Koltuk alma için en uygun zaman sürgünlerin sulu ve gevrek oldukları sabah saatleridir.

Yaprak alma zamanı iyi saptanıp yapıldığında yararlı bir işlemdir. Aksi halde yararlı olmaktan çıkar. Bilindiği gibi, bitkinin yaprak organı özümleme maddeleri üretme ve bunları meyvelere gönderme görevini üstlenmiştir.

Ancak fizyolojik olarak yaşlanmış, sararmış ve hastalık lekelerini taşıyan yaprakların aşağıdan yukarıya doğru kademeli olarak alınması yararlı olmaktadır. Böylelikle bitkilerin altlarında daha iyi hava dolaşımı, daha iyi ışıklanma sağlanmakta ve hasat da kolaylaşmaktadır. Özellikle sonbahar yetiştiriciliğinde yoğun yaprak seyreltmesi ilkbahar ürününün dikim tarihi olan Şubat ortalarına kadar hasadın sona erdirilmesi açısından yararlı olmaktadır. 45'inci döller normal büyüklüklerine yaklaşınca, yaklaşık Ocak ayının ilk haftasında üstten 34 yaprak bırakılarak yoğun yaprak seyreltmesi yapılmalı, yaşlanan alt yaprakların gövde ile birleştikleri yerden koparılmaları kolay olmaktadır. Ancak üst yaprakların diplerinden koparılmaları olanaksızdır. Zorlama yapıldığında gövde zarar görmektedir. Bu nedenle daha genç yapraklar bıçakla dipten kesilmelidir.

Tepe alma ile bitkinin gelişmesi durdurulur. Bu işlem iki amaç için yapılmaktadır. Birincisi, meyvelerin daha iri ve daha çabuk olgunlaşması, ikincisi bir yıl içinde çift ürün yetiştiriciliği yapılabilmesi. Sonbahar yetiştiriciliğinde hasadın Şubat ilk haftasında sona erme zorunluluğu olduğundan, bu tarihten 60 65 gün geriye gidilerek (Kasım ortaları) tepe alınır. Tepe alınırken son döl (muhtemelen 7'nci döl) üzerinden 2 yaprak bırakılır ve üstteki koltuklar da koparılır.

İlkbahar yetiştiriciliğinde fiyatların düşebileceği zaman tahmin edilerek tepe alınır.

Tek ürün yetiştiriciliğinde ise, tepe alma önerilmez. Tek ürün yetiştirilen cam seralarda domates bitkileri 1012 ve hatta daha fazla döl verebilir.

4.2. Hıyarda Budama

Hıyar yetiştiriciliğinde budama, çiçek, yaprak, meyve ve koltuk budamaları şeklinde yapılır.

Çift ürün yetiştiriciliğinde toprak yüzeyinden 2030 cm.ce kadar ana gövdedeki tüm çiçek ve yan dallar koparılmalıdır. Tek ürün yetiştiriciliğinde ise bu uzaklık 3050 cm. olmalıdır. Ancak yapraklar alınmamalıdır. Bundan sonra bitki geliştikçe ana gövdedeki bütün meyveler bırakılır. Meydana gelen koltuklarda bir meyve, bir yaprak bırakılarak budama yapılır. Çok kuvvetli gelişme halinde l metreden sonra koltuklar 2 meyve üzerinden de budanabilir. Ancak aynı noktada oluşmuş birden fazla meyveler alınmalıdır.

Bitkiler tele erişince ikinci bir tel üzerinden ana gövde yere doğru gelişmeye bırakılır. Bundan sonra uç alma yapılarak bitki iki yan dallı olarak geliştirilir. Yukarıdaki bu yoğun dallanma gölgeleme yaparak bitkilerin güneşten yanmalarını önler. Bu evrede eğri meyveler görüldüğünde, büyümeden koparılmalıdır.

Yaşlanan, sararan ve hastalıklı yapraklar da zaman zaman bıçakla kesilerek alınmalıdır. Bu sayede ışıklanma ve hava dolaşımı arttırılır, mantari hastalıklar daha iyi kontrol edilir.

4.3. Patlıcanda Budama

Tek ürün patlıcan yetiştiriciliğinde bitkilerin güneşten en iyi yararlanabileceği şekilde dal, yaprak ve sürgün budamaları gerekmektedir. İlkbahar yetiştiriciliğinde ise güneşlenmenin yeterliliği nedeniyle dal budamasına gerek yoktur.

Tek ürün yetiştiriciliğinde 4 dal bırakılması uygundur. Kuvvetli dallar askı ipine alınmalıdır. Bırakılan dalların dışındaki yeni gelen sürgünler haftada bir kez temizlenmelidir. Dip sürgünlerin alınması da ihmal edilmemelidir.

Patlıcanda yaprak seyreltilmesine dikimden 11,5 ay sonra başlanmalı ve 1015 günde bir yapılmalıdır. Böylece bitkilerin ışıktan yararlanmaları sağlanabileceği gibi mantari hastalıkların kontrolü de daha iyi yapılabilir.

Patlıcanda diğer bir budama işlemi de çiçek seyreltmesidir. Salkım halinde oluşan çiçeklerin kalın saplıları bırakılarak ince saplı küçük çiçekler koparılmalıdır.

4.4. Biberde Budama

Biberlerde, diğer kültürlerdeki gibi yoğun budamalara gereksinim yoktur. Ancak tek ürün yetiştiriciliğinde Aralık ayı ortalarına kadar alınan yüksek ürün devresinden sonra, Ocak ayında sıcaklığın düşmesiyle verim azalır ve hatta durur. Bu devrede ana gövde ve yan dallardaki yaşlı, sararmış ve küllemeye yakalanmış yaprakların alınması, meyveleri alınmış dalların uçlarının bıçakla hafifçe budanması önerilir. Böyle budanmış bitkiler kuvvetli yeni sürgünler oluşturarak havaların ısınmasıyla Nisan ayında bol ürün verirler.

5. Koruyucu İlaçlama

Diğer önemli bakım işlerinden biri de koruyucu ilaçlamadır. Serada hastalık etmenlerinin optimal gelişme ortamları, kültür bitkilerinin optimal gelişme ortamı içerisinde olması nedeniyle hastalıkların çok sıkı bir şekilde kontrol altına alınma zorunluluğu vardır. Üretimin, çok pahalı bir tesis olan sera içinde yapılıyor olması da bu zorunluluğu kaçınılmaz kılmaktadır.

Hastalığın görülmemesi için serada iklim kontrol, gübreleme, budama, dikim sıklığı, dikim yöneyi, çeşit seçimi, temizlik gibi yetiştirme tekniği ile ilgili bir dizi kültürel önleme karşın sera yetiştiriciliğinde koruyucu ilaçlamalar diğer bakım işleri gibi zorunlu olmaktadır. Bunun içindir ki fide yetiştirme devresinde olduğu gibi, seraya dikimden sonra hastalıkların görülmesini beklemeden koruyucu ilaçlamalara başlanmalıdır. Bitkiler her hafta değişik fungusidlerle (sistemik olursa 2 haftada bir) ilaçlanmalıdır. Bulaşmaları önlemek için koruyucu ilaçlamalar budamalardan hemen sonra yapılmalıdır. İlaçlamalar için şu bileşim uygundur: 10 kg. % 5'lik toz Malathiona, 2 kg. Morestan, l kg. Z. 78, l kg. Pomarsol Forte ve l kg. Benlate karıştırılarak bunun l kg.'ı ile l dekar alan ilaçlanmalıdır.

6. Sulama

Sera yetiştiriciliği yapay olarak klimatize edilen ortamlarda bir yetiştiricilik olduğu için sulama işleminde açık tarla koşullarına göre daha fazla beceri ve özen ister. Aksi halde bitkiler vejetatif gelişmeye kaçar. Dengeli bir gelişme için bitkiler meyveye yatana kadar su az. fakat sık verilmelidir. Döl tutumundan sonra sulama dozları arttırılmalıdır.

Genel olarak sera yetiştiriciliğinde l m2 üretim alanının yıllık su ihtiyacı 11,5 m3'dür. Sulamada su miktarı ve aralığı, bitkilerin su istek belirtilerine, yetiştirme mevsimine, güneşlenmeye, sera sıcaklığına, bitki türü ve çeşidine, toprağın fiziki yapısına, sera oransal nemine ve drenaj durumuna göre ayarlanmalıdır.

Dikimden sonraki fazla sulamalarda, bitkilerde ince uzun ve kaba yapılı büyümeler olur. Domateste ilk çiçek salkımları küçük kalır, meyve oluşmayabilir. Hıyar bitkilerinde ise başlangıçtaki fazla sulamalar meyvelerin küçükken sararmasına (boğulma), patlıcan ve biberlerde ise çiçeklerin dökülmesine neden olur.

Su istek belirtileri, bitki uçlarında gövde incelmesi, gövde koyulaşması, yapraklanıl parlak yeşil görünümünü kaybederek donuk yeşil renk alması ile kendini belli eder. Domateste koltuklar esnek bir hal alarak kolay kırılmazlar. Hıyarlarda gövde ve yapraklarda dikenlilik (tüylülük) artar, yapraklar küçülür. Biberlerde gövde rengi koyulaşır, siyah-mor renk alır, dal uçlarındaki parlak fiziki renk kaybolur, dallanma artar, yapraklar küçülür.

İlkbahar ve tek ürün dikimi sırasında toprak normal tavda, sonbahar dikiminde ise biraz fazlaca tavda olması uygundur. İlkbahar ve tek ürün yetiştiriciliğinde ağır tava dikim yapılırsa, ilk can suları da fazlaca verildiğinde, serada oluşan yüksek oransal nem ve az ışıklanma nedeniyle bitkilerde uzun, yumuşak büyümeler olur. Seranın oransal nemi ve toprağın fazlaca ıslaklığı nedeniyle kökler kuvvetli gelişme çabası gösteremezler, tembelleşirler. Ayrıca fazla toprak nemi toprağı soğuk tuttuğundan bitkilerin fosfor alımı da zorlaşır. Böyle durumlarda, ani güneşli günlerde bitkiler solgunluk belirtileri gösterirler. Zayıf gelişen kökler, güneşli günlerde terlemeye yanıt verememekte ve geçici solgunluğa neden olmaktadır. Böyle solgunluklar, nematod, diğer solgunluk etmenleri ve topraktaki yüksek tuz konsantrasyonundan da kaynaklanabilir.

İlkbahar ve tek ürün yetiştiriciliğinde dikimden sonra can suyu ve bunu izleyen ilk sulamalar, çok ölçülü olarak sadece dar aralara verilmelidir. Ancak ilk döllerin oluşumu ile döllerin biraz irileşmesinden sonra sulama dozu arttırılmalıdır. Ayrıca azot ve potasyum gübreleme de bu sulamalarla devreye sokulmalıdır, ürünün daha ileriki devrelerinde ise, hava ısındıkça geniş aralara da su verilmelidir. Başlangıçta 1015 günde bir yapılan küçük dozlu sulamalar, bitkilerin döle oturmasıyla ve sıcaklığın artmasıyla yerini daha yüksek dozlu haftalık sulamalara terk eder. Hatta hıyar yetiştiriciliğinde, bu devrede haftalık 2 sulama gerekebilir.

Sonbahar yetiştiriciliğinde ise, yüksek sıcaklık, düşük oransal nem nedeniyle bitkiler daha fazla su kaybettiklerinden dar ve geniş araların daha sık ve yüksek dozlarda sulanması gerekir. Böylelikle sera oransal nemi de arttırılmış olur.

7. Hormon Kullanılması

Kuvvetli gelişme gösteren domates, patlıcan bitkilerinde meyve oluşumu için çiçeklere hormon uygulaması kaçınılmaz olmaktadır. Yeşil aksamın kuvvetli gelişme nedenleri şöyle sıralanabilir: Besin maddelerince özellikle azot bakımından çok zengin toprak koşulları, hava ve toprağın çok nemli olması, çok yüksek gece sıcaklıkları, az ışıklanma, kısa gün ve bulutlu hava. Bu koşullarda çiçekler küçük oluştuğundan hormon kullanılması önerilmektedir.

Çok güneşli ve çok sıcak havalarda oransal nem fazlaca düşer. Bu nedenle çiçek tozları kurur ve döllenme gerçekleşmez. Aynı zamanda çiçeklenme devresinde çok düşük sıcaklıklar çiçek tozlarının olgunlaşmasını durdurur. Yine döllenme olmaz. Çünkü 11°Canin altındaki sıcaklıklarda polen oluşamamaktadır.

Çiçek gelişmesine olumsuz yönde etki eden tüm gelişme bozukluklarında hormon kullanılması yararlı olmaktadır.

Domates ve patlıcanlar da meyve tutumunu sağlayan en uygun hormon 2,4D (2,4 dichlorophenoxy acetic acid) olup, geniş çapta pratikte kullanılmaktadır. Serada patlıcan üretiminde bu hormonun 2,5 ppm.'lik konsantrasyonu kullanılmaktadır. Domates üretiminde ise 22,5 ppm.'lik doz uygundur. Tek ürün domates yetiştiriciliğinde, kış aylarında doz 11,5 ppm.'e düşürülmeli ve her salkıma bir kez uygulanmalıdır. Sıcak hava koşullarında ise doz 22,5 ppm.'e çıkarılmalıdır.

Uygulamaya küçük el pülverizatörleri kullanarak çiçek salkımlarına püskürtme ile, yada çiçek salkımlarının bir kaba içindeki hormonlu suya bandırılması ile yapılmalıdır. Hormon, bitkinin yapraklarına değmemelidir. Aksi halde yapraklarda virüs belirtisine benzer ipliksi gelişmeler görülür. Domatesin çiçek salkımlarında 34 çiçek açınca hormon uygulaması yapılabilir. Bu bir defalık uygulama çiçek salkımı üzerinde sonradan açacak olan çiçeklere de etkili olmaktadır. Yukarıda önerilen dozların üzerindeki uygulamalar domates meyvelerinde kofluk ve meme oluşumuna neden olduğundan meyve kalitesi bozulmaktadır.

Hormon uygulamalarının sabahları 911 saatleri arasında yapılması daha uygundur.

Hormon serin ve karanlık bir yerde saklanmalı ve kullanılacak.miktarda sulandırılmalıdır. Buzdolabına konulmamalı, çocukların erişemeyeceği yerde bulundurulmalıdır.