Giriş

Orijinalini görmek için tıklayınız : YAŞ SEBZE ÜRETİMİ VE İHRACATI


onlinemakina
30.05.2014, 14:51
YAŞ SEBZE ÜRETİMİ VE İHRACATI
Salkım DomatesYAŞ SEBZE ÜRETİMİ VE İHRACATI İLE İHRACATA YÖNELİK BİBER TİPLERİ

Beslenme ihtiyacının karşılanmasında, bitkisel üretim ve bir kolu olan sebze tarımı gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Sebzeler, insan sağlığı açısından çok önemli olan vitaminler, mineral maddeler ve antioksidant maddeleri içermekte olup, tarımsal sanayinde be farklı sektörlerde hammadde olarak ta kullanılmaktadırlar. Sebze üretim miktarının yurt içi tüketimden arta kalan kısmının ihraç edilmesi ve bu ihracat miktar ve parasal değerinin yükseltilmesi ekonomik anlamda en başta gelen hedeflerdendir. Bu makalede ülkemizdeki durumu, yaş sebze ihracatı ve sebzelerden biber ihracatı ve biber meyve tipleri değerlendirilmiştir.
Sebze ÜretimiSalçalık Biber
Dünya sebze üretimi 2011 yılında 1.1 milyar ton olup; Türkiye, Çin Hindistan ve ABD’nin ardından 27.4 milyon ton ile dördüncü sırada ve %2.5 paya sahiptir. Bu üretim miktarı ile Avrupa’da ilk sıradadır. Dünya sebze üretim alanı ile dünyada 5. Sırada ve %2 paya sahiptir. Sebzeler içinde domates 159 milyon tonluk üretimi ile dünyada en çok üretilen yaş sebze türüdür. Domatesi sırasıla karpuz, kuru soğan, lahana, hıyar ve kornişon türleri takip etmektedir. 2010 yılına kıyasla üretim miktarında %12.6 oranında artış görülmüştür. Ülkemiz domates üretiminde dünya’da 4’üncü, Karpuz üretiminde 3’üncü gelmektedir. Üretim miktarı verileri, ülkemizde her dönem sebze üretildiğini ve insanlarımız tarafından diğer ülkelere nazaran daha çok ucuz fiyatlarla tüketilebildiğini açıklamaktadır.
Ülkemizde sebze tarımını üretim şekline göre Açık tarla sebze yetiştiriciliği, Örtüaltı sebze yetiştiriciliği ve Açık tarla sanayi sebzeciliği olarak 3’e ayırabiliriz. Yetiştiriciliği yapılan sebze türleri de meyvesi yenen, yaprağı yenen, baklagil sebzeleri, soğansı-yumru ve kök sebzeler ile diğer sebzeler olmak üzere beş grupta incelenmektedir. TÜİK verilerine Kuru Bibergöre, önem durumuna göre ekonomik olarak 43 sebze türünün üretimi yapılmakta, bu sayı 70’e kadar ulaşmaktadır. En fazla üretim, meyvesi yenen sebzeler grubunda olup, sebze üretiminde %80 paya sahiptir. Toplam sebze üretiminin 27.7 milyon ton olduğu 2012 yılında, meyvesi yenen sebze grubunun üretimi 22.1 milyon ton olmuştur. Ülkemizde en fazla üretilen sebze türleri domates 11.3 milyon ton (%41), karpuz 4 milyon ton (%14), biber 2 milyon ton (%7.4), hıyar 1.7 milyon ton (%6.3), kavun 1.7 milyon ton (%6.1), patlıcan 800 bin ton (%2.9) ve havuç 700 bin ton (%2.6) olarak sıralanmaktadır.
Açık tarla sebzeciliğinde üretim süresini mevsim, iklim ve çevre şartları sınırlandırırken, yıl boyu ürün alınmasını sağlayan örtüaltı tarımı ile birim alandan daha fazla ürün alınması mümkün olmaktadır. Bununla birlikte, hibrit (F1) sebze çeşitlerinin kullanılması ile hem dünyada hem de ülkemizde önemli verim ve kalite artışı sağlanmıştır. Ülkemizde üretilen sebzenin iç piyasa ihtiyacından fazlasını ihraç ederek yüksek gelir elde edilmesi en önemli konu haline gelmiştir. Kış aylarında ısıtma ve yaz aylarında soğutma, üretim aşamasındaki en yüksek maliyeti oluşturan faktörlerdir. Son yıllarda geçiş bölgelerinde, yayla şartlarında özellikle yaz döneminde "yayla seracılığı” olarak bilinen seracılık rağbet görmeye başlamıştır. Yayla seracılığı sayesinde, yüksek sıcaklık nedeniyle sahil kesimlerdeki örtüaltı alanlarının boş olduğu dönemde sunulan sebze arzı ile önemli bir Pazar elde edilmektedir. Örtüaltı sebze üretimi, ülkemizin toplam sebze üretiminin 5.8 milyon tonu (%21) örtüaltı üretimden, 21.9 milyon tonu (%79) açık tarla üretiminden elde edilmiştir.
Örtüaltı üretim payı her geçen yıl %1-2 oranında artış göstermektedir. Örtüaltı Domates Tarlasıüretiminde de en fazla üretimi yapılan sebze 3.1 milyon ton (%53) ile domatestir. Sırasıyla; hıyar 1 miyon ton (%18), karpuz 661 bin ton (%11) ve biber 468 bin ton (%8) üretilmektedir.
Örtüaltı alanları bakımından 2010 yılında en gazla sebze üretimi %50 pay ile plastik seralarda ve sırasıyla %25 pay ile cam seralar, %16 pay ile alçak tüneller ve %9 pay ile yüksek tünellerden elde edilmiştir. Örtüaltı tarımını değerlendirirken, özellikle kış döneminde ilimiz Antalya’dan bahsetmeden geçemeyiz. Antalya, örtüaltı tarımının merkezi, sebzeciliğinde başkenti durumundadur. 2011 yılında TÜİK verilerine göre 220 471 da örtüaltı varlığı ile 599 612 dekarlık Türkiye örtüaltı varlığının %36’sına sahiptir. Türkiye’nin örtü altı sebze üretiminin %53’ü Antalya’da üretilmektedir. Örtüaltı sebze yetiştiriciliğini de yapısal özelliklerine göre geleneksel ve modern üretim olarak sınıflandırabilir. Üretimin büyük miktarı geleneksel üretim yoluyla elde edilmektedir. Bu üretim şekli; küçük alanlarda ve dağınık, iklimlendirme ve teknoloji yetersiz, ısıtma sadece dondan koruma amaçlı ve ürün kalitesinin daha olması nedeniyle ihracat açısından dezavantajlara sahiptir. Modern üretim şeklinde ise; şirket işletmeciliğine, topraksız tarım, ısıtma, soğutma, havalandırma, gölge ve bitki besleme otomasyona sahip, ziraat mühendisi kontrollü, yüksek kalitede ürün elde edilen üretim şeklidir. İyi tarım uygulamaları, topraksız tarım, organik tarım, sözleşmeli tarım, entegre mücadele, biyolojik mücadele ve bombus arısı kullanımı gibi üretim şekilleri giderek yaygınlaşmaktadır. Bu gelişmeler her ne kadar çok hızlı olmasa da, gelecek dönemler için Dolmalık Biberümit vermektedir.
Örtüaltı sebze yetiştiriciliğinde tohum ve fide en önemli girdilerin başında gelmektedir. Örtüaltı üretimin tamamında melezleme yoluyla elde edilmiş olan hibrit çeşitlere ait tohum kullanılmaktadır. Bu tohumların üretici tarafından temini "hazır fide” şeklindedir. Teknik anlamda doğru olan ve tavsiye edilen de budur. Üretilen fide sayısı 1.2 milyar olup, üretimin yaklaşık 103 milyon adedi (%9) toprak kökenli hastalıklara dayanıklı olan anaç bitki üzerine aşılama yoluyla üretilen "aşılı fide” dir. Aşılı fidelerin büyük kısmı karpuz, domates ve patlıcan oluşturmaktadır. Hazır fide kullanımı örtü altı sebzeciliğinde %100, açık tarla üretiminde de %55’e yükselmiştir.
Melezleme yoluyla elde edilmiş hibrit çeşitler, yüksek verim ve kaliteye sahip olmaları, Pazar taleplerine uygunluğu, yola dayanımı, raf ömrü, ihracata uygun olmaları ve çeşitli hastalıklara dayanıklı olmaları gibi üstün özellikleri nedeniyle tercih edilmektedir. Yaygın bir şekilde yetiştiriciliği yapılmakta olan günümüz çeşitlerinin kaliteli ve ihracata uygun ürün verdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Günümüzde yerli tohumculuk sektörü de oldukça gelişmiş ve ilerleme kaydetmiştir. Yerli çeşit üretim payının %50 seviyelerine ulaştığı ve yurt dışına da ihracat yapıldığı bilinmektedir. İhracatta yaşanan temel sorunlar üretim alanlarının yapısal eksiklikleri ve yetiştiricilikteki uygulamalardan kaynaklanmaktadır. Isıtma, serinletme, havalandırma, kültürel işlemler ve hastalık-zararlılar ile mücadeleyi sayabiliriz.
Sebze İhracatı
Dünya yaş sebze ihracatı, trademap verilerine göre 2011 yılında 37.7 milyar dolara Biber Tarlasıulaşmıştır. Hollanda 6.1 milyar dolarlık ihracatı ile dünya ihracatından %16.3’lük pay almakta, bu ülkeyi İspanya (4.6), Meksika (4.4), Çin (3.8) ve ABD (2.3) izlemektedir. Ülkemiz 2011 yılında 678 milyon dolarlık ihracat hacmi ile dünya yaş sebze ihracatından %1.8’lik pay almış ve on ikinci sırada yer almıştır.
Türkiye yaş sebze ihracatı 2013 yılında 1.242.980.153 kg miktar ile 692.053.880 dolar olarak gerçekleşmiştir. Bir önceki yıla kıyasla %15, değerde %7 artış elde edilmiştir. Domates 392.6 milyon $(%57) ile birinci, biber 82.5 milyon $ (%12) ile ikinci ve hıyar-kornişon 64.4 milyon $ (%9) ile üçüncü sırayı almıştır. 2003 yılı yaş sebze ihracat miktarı 553 000 ton, değeri 190.6 milyon $ olduğu dikkate alınırsa, son 10 yılda 500 milyon dolarlık değer artışı sağlanmıştır.
Yaş sebze ihracatından ilk beş ülke Rusya (344 470 milyon $), Almanya (53 986 milyon $), Ukrayna (44 864 milyon $), Bulgaristan (40 179 milyon $) ve Irak (32 807 milyon $) olmuştur. 2012 yılı itibariyle toplam sebze üretiminin %3.9’luk kısmı yaş sebze ihracatı olarak değerlendirilebilmiştir. Antalya’da tarımın ihracattaki payının %53 olduğu, yaş meyve sebze ihracatının %20’sini (460 milyon $) oluşturduğu bildirilmektedir. Aynı zamanda, ihracatı yapılan domatesin %41’i , biberin %63’ü, hıyarın %43’ü Antalya ürünüdür. Ayrıca bir turizm kenti olan Antalya, sebze arzı ile turizme de katkı sağlamaktadır.
Dolmalık BiberElde edilen ihracat miktar ve değerini yeterli bulmak mümkün değildir. Avrupa’nın en fazla sebze üreticisi ülke olarak dünya ticaretinden daha fazla pay almamız, bunun için yukarda değinilen üretim alanlarının modernizasyonu yanında, daha ucuz girdiler ve ticarette yaşanan sorunarın çözülmesi sağlanmalıdır.
Biber İhracatı ve Meyve Tipleri
Ülkemiz, biber üretiminde Çin ve Meksika’dan sonra üçüncü sırada gelmektedir. 2012 yılında biber üretimi 2.042.360 ton olarak gerçekleşmiş ve bu üretimin 468.350 tonu (%23) örtüaltı üretiminden elde edilmiştir. Meyve tiplerine göre; sivri 910.725 ton, salçalık 748.422 ton, dolmalık 383.213 ton olmuştur. TÜİK verilerine göre örtüaltı üretimde meyve tiplerine göre; sivri 387.459 ton ve dolmalık 80.891 ton olarak bildirilmiştir. Antalya’da 2011 yılında örtüaltı biber üretimi 26.460 da alanda, 235.947 ton gerçekleşmiş ve 311.447.758 L GSH değer elde edilmiştir.
Biber, meyvesi yenen sebzeler arasında çok farklı şekillerde tüketilen sebzelerden birisidir. Hem beslenme değeri hem de insan sağlığına yararları bakımından da çok önemlidir. Domates ve patlıcan gibi patlıcangiller familyasından ve Capsicum cinsi içindedir. En çok tüketimi yapılan tür Capsicum cinsi içindedir. En çok tüketimi yapılan tür Capsicum annuum L.’dur. Biber, sıcak iklim sebzesidir ve tropik iklimlerde çok yıllık bir bitkidir. Anavatanı Meksika ve Orta Amerika’dır. (Şili, Peru, Brezilya)
Değişik şekillerde sınıflandırılırlar. Meyve şekil ve renklerine göre çok farklı tipleri bulunmaktadır. Uzun sivri biberler, dolmalık biberler, kiraz biberi, süs biberleri, konik biberler ve domates biberi gibi. Çiçek renklerine göre; beyaz ve mor çiçekliler olarak, tadına göre; tatlı ve acı biberler olarak sınıflandırılırlar. Meyve et kalınlıkları ve renkleri bakımından oldukça fazla çeşitlilik gösterirler. Meyve et rengi sarı ve beyazdan, mor, yeşil, koyu yeşile kadar değişebildiği gibi olgunlaşma ile de renk değişimi görülebilir. Tatlı, az acı veya çok acı olabilir meyve et kalınlığı 1-2 mm ile 4-6 mm arasında olabilmektedir. Meyve tiplerine göre değişik çap ve boy uzunlukları oluşmaktadır.
Ülkemizde en fazla üretimi yapılan biber tipleri bizim geleneksel olarak ifade ettiğimiz; Demre sivrisi, çarliston, dolmalık, kapya(yağlık) ve son yıllara üretiminde artış görülen üçburun tipidir. Bunların dışında kıl biber, kurutmalık olarak yerel biberler, turşuluk biberler ve süs biberleri gibi tiplerde yetiştirilmektedir. Daha az miktarda olmak üzere Macar biberi, Macar dolma, California wonder, blok biberler, jalapeno, chili ve yunan çarlisi gibi biber tiplerinin de yetiştiriciliği yapılmaktadır. Daha az miktarda üretilen bu tiplerin farklı ülkelere ihracat şansı bulunmaktadır. Ancak, ihraç edilen biber meyve tipleri incelendiğinde özellikle Türklerin yaşadığı ülkelere geleneksel biber tiplerinin daha fazla miktarda ihraç edildiği görülmektedir.
Antalya bölgesinde domatesin yanı sıra biber de ihracatımız açısından önemli bir Çarliston Biberkonumdadır. Yaş meyve sebze ihracatımızın bibere göre şekillendiği söylenmektedir. 2013 Yılı biber ihracatı 68.815.371 kg ve ihracat değeri 82.487.703 ABD doları olarak gerçekleşmiştir. 2012 yılına göre miktar olarak %-1.8 azalış, parasal değer olarak ta %9.8 artış görülmüştür. İhraç edilen biber miktarının payı toplam biber üretiminin %3.4’üne karşılık gelmektedir. İhracat miktar ve parasal değerin üretim miktarına göre düşük olduğu açıkça görülmektedir. Buna rağmen, sağladığı katma değer açısından değerlendirildiğinde önemli ihracat kalemlerinden biridir ve çeşitlilik açısından domatese oranla daha geniş bir yelpazeye sahiptir.
En fazla dolmalık biberler grubu ihraç edilmiş, en az değer ise sivri biberlerden elde edilmiştir. Meyve tiplerine göre ihracatta öne çıkan ülkeler, sivri biber; Almanya, Hollanda, Birleşik Krallık ve Avusturya, dolmalık biber; Almanya, Rusya, Bulgaristan, çarliston biber; Hollanda, Almanya, Avusturya ve Fransa, kırmızı biber; Almanya, Romanya, Bulgaristan, diğer tatlı biber grubu; Almanya, Romanya, Bosna-Hersek ve Bulgaristan gelmektedir. Biber ihracatında Almanya en önemli ülke konumundadır. Avrupa ülkelerinin çoğunlukta olduğu 40 ülkeye ihracat yapılmaktadır.
Kızartmalık SebzelerYukarıda kısmen değinildiği gibi, örtüaltı yetiştiriciliğinde karşılaşılan kalite sorunları ve yetersiz üretim biber üretim ve ihracatını olumsuz etkilemektedir. Özellikle kış aylarında yetersiz ısıtma, bahar aylarında güneş yanıklığı yanında değişik hastalık ve zararlıların yol açtığı problemler sorun olmaya devam etmektedir. Buna karşılık, kimyasal ilaçların doğru kullanımına dair bilinçlenmenin artması, ilaçların reçete ile satışı, biyolojik mücadeleye önem verilmesi ve tarımsal danışmanların yetiştiriciliğe katkıları ile yaşanan problemlerin ortadan kalkması beklenmektedir.
İhracatın arttırılması için başlıklar halinde birkaç önemli hususu ifade etmek gerekirse; seraların modern hale getirilmesi, ısıtma ve havalandırmanın yapılması, üretimde iyi tarım uygularına geçilmesi, kontrollü-izlenebilir örtüaltı tarımı ve sertifikalandırılması, ihracata yönelik sözleşmeli tarımın yaygınlaşması, ihraç ürünlerinin kontrollerinin aksatılmaması, kimyasal ilaç kullanımı ve hasat süresinde talimatlara uyulması, biyolojik mücadeleye önem verilmesi ve kaliteli üretimin yapılabildiği topraksız tarımın yaygınlaşması sayılabilir.
Açıkta biber yetiştiriciliğinde, Yalova, Antalya, Eskişehir, Menemen ve Kahramanmaraş
Taze Domatesler
gibi illerde bulunan Kamu araştırma Enstitülerinin geliştirmiş olduğu standart çeşitleryaygın olarak üretilmektedir. Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM)
Yerli tohumculuk özel sektörüne AR-GE desteği sağlanması için önceki yıllarda kamu araştırma enstitüleri , üniversiteler ve özel sektör firmalarının işbirliği ile "Türkiye F1 Hibrit Sebze Çeşitlerinin Geliştirilmesi ve Tohumluk Üretiminde Kamu-Özel Sektör İşbirliği” projesi yürütülmüştür. Son yıllarda TÜBİTAK tarafından desteklenmekte olan "Türkiye F1 Hibrit Sebze Çeşit ve Nitelikli Hat Geliştirme Projesi” kapsamında yeni nitelikli biber hat ve aday hibritleri geliştirilmiş ve özel ıslahçı kuruluşlarına tanıtımları yapılmıştır. Bu çalışmalar sonucu elde edilen yeni biber çeşitleri özel sektör kullanımına sunularak üretime kazandırılmış olacaktır.tarafından ıslah edilerek tescil edilmiş olan Serademre 8 sivri biber ve Doru 16 (Dolmalık) biber çeşidi önemli üretim potansiyeline sahiptir. Bunların yanında son yıllarda turşuluk biberiyle tipinde Batem Alpçelik ve Batem Coşkun çeşitleri üretime kazandırışmıştır.