organik memo
23.06.2013, 10:45
Besicilik Önceliğimiz Olmalı
Erzurumlu işadamı Hatip Kırkpınar, ilde besiciliğin katma değer üretir boyuta gelmesi için koyunculuğun geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
Geçmiş yıllarda Türkiye'de hayvancılık konusunda en gelişmiş iller arasında Erzurum'un tek il olduğunu belirten işadamı Hatip Kırkpınar, Erzurum'un eski günlerine dönmesi için, herkesin birlik beraberlik içerisinde olması gerektiğini söyledi.
Kırkpınar, “ Ben bir Erzurumlu iş adamı olarak Erzurum'un hayvancılık anlamında tekrardan ayağı kalkması için bu şehirde koyunculuğun geliştirilmesini önemli görüyorum. Erzurum ekonomisinin temeli tarım, onun temeli de hayvancılıktır. Geçmiş yıllarda Türkiye'de hayvancılığın en iyi durumda olduğu il Erzurum'du. Şimdi batığımızda çok geriye gittiğini görüyoruz. Horasan, karayazı, Çat ve Aşkale ilçelerinde 30 yıl mevsimlik koyun peyniri yapıp sattım. Ama şimdi yapamıyorum bunun nedeni koyun kalmamasıdır. Eski yıllarda Aşkale ilçesinde 100 ton koyun sütü alırdık. Ama şimdi öyle değil koyun peyniri artık bitme noktasına geldi. Şu anda 500 kilo bile koyun sütü alamıyoruz. Koyunculuğun gelişmesi için dişi koyunların kesilmemesi lazım, birkaç yıl bu şekilde dişi koyunları korumalıyız. Böylelikle koyunculuğu geliştirmiş oluruz. Süt fabrikalarımız her geçen gün kapanıyor. Neden? Çünkü Erzurum'daki sorunları doğru bir şekilde masaya yatırmıyoruz.” dedi
“İlimiz mera anlamında hiçbir ilde olmayan en zengin meraya sahip.” diyen Kırkpınar, “Önemli olan bu meracılığın iyi geliştirilmesidir. Üretmediğimiz için dışarıdan ithal et ve ot getiriyoruz. Eğer kendimiz üretirsek, kendi ırkımızı geliştirirsek yurt dışına hem et hem de ot satmış oluruz. Ancak bu şekilde Erzurum'un hayvancılığı ayağı kalkmış olur. İş hayatımda prensibim, birlik, beraberlik ve güç üzerinedir. Biz, başkaları gibi sözde Erzurumlu olmadık, lafla peynir gemisi yürütmedik. Yürümezde Erzurumlu hemşerilerimize yatırım dedik, yaptık. İstihdam alanı dedik, açtık. Bir araya geldik, güç olduk ve kazandık. Eski halimize dönmemiz için Erzurum çiftçisi kendi aklını kullanması lazım. Devletimiz çiftçiye tarım desteği veriyor. Besicilerimiz ve çiftçilerimiz bu desteklemeleri iyi değerlendirmelidir. Koyun ırkını yakalamak zorundayız Koyunculuğu geliştirmeliyiz. Erzurum en çok göç veren il oldu. Bunun sebebi hayvancılığın burada çok iyi yapılmamasından kaynaklanıyor. Bu sorunları doğru olarak masaya yatırır isek çözüme çok kolay ulaşırız. Şehrimizi yöneten yetikliler ile Erzurumlu vatandaşlarımız el birliği ile herkes taşın altına gövdesini koymalıdır.” dedi.
Kaynak: Erzurum Gazetesi
Erzurumlu işadamı Hatip Kırkpınar, ilde besiciliğin katma değer üretir boyuta gelmesi için koyunculuğun geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
Geçmiş yıllarda Türkiye'de hayvancılık konusunda en gelişmiş iller arasında Erzurum'un tek il olduğunu belirten işadamı Hatip Kırkpınar, Erzurum'un eski günlerine dönmesi için, herkesin birlik beraberlik içerisinde olması gerektiğini söyledi.
Kırkpınar, “ Ben bir Erzurumlu iş adamı olarak Erzurum'un hayvancılık anlamında tekrardan ayağı kalkması için bu şehirde koyunculuğun geliştirilmesini önemli görüyorum. Erzurum ekonomisinin temeli tarım, onun temeli de hayvancılıktır. Geçmiş yıllarda Türkiye'de hayvancılığın en iyi durumda olduğu il Erzurum'du. Şimdi batığımızda çok geriye gittiğini görüyoruz. Horasan, karayazı, Çat ve Aşkale ilçelerinde 30 yıl mevsimlik koyun peyniri yapıp sattım. Ama şimdi yapamıyorum bunun nedeni koyun kalmamasıdır. Eski yıllarda Aşkale ilçesinde 100 ton koyun sütü alırdık. Ama şimdi öyle değil koyun peyniri artık bitme noktasına geldi. Şu anda 500 kilo bile koyun sütü alamıyoruz. Koyunculuğun gelişmesi için dişi koyunların kesilmemesi lazım, birkaç yıl bu şekilde dişi koyunları korumalıyız. Böylelikle koyunculuğu geliştirmiş oluruz. Süt fabrikalarımız her geçen gün kapanıyor. Neden? Çünkü Erzurum'daki sorunları doğru bir şekilde masaya yatırmıyoruz.” dedi
“İlimiz mera anlamında hiçbir ilde olmayan en zengin meraya sahip.” diyen Kırkpınar, “Önemli olan bu meracılığın iyi geliştirilmesidir. Üretmediğimiz için dışarıdan ithal et ve ot getiriyoruz. Eğer kendimiz üretirsek, kendi ırkımızı geliştirirsek yurt dışına hem et hem de ot satmış oluruz. Ancak bu şekilde Erzurum'un hayvancılığı ayağı kalkmış olur. İş hayatımda prensibim, birlik, beraberlik ve güç üzerinedir. Biz, başkaları gibi sözde Erzurumlu olmadık, lafla peynir gemisi yürütmedik. Yürümezde Erzurumlu hemşerilerimize yatırım dedik, yaptık. İstihdam alanı dedik, açtık. Bir araya geldik, güç olduk ve kazandık. Eski halimize dönmemiz için Erzurum çiftçisi kendi aklını kullanması lazım. Devletimiz çiftçiye tarım desteği veriyor. Besicilerimiz ve çiftçilerimiz bu desteklemeleri iyi değerlendirmelidir. Koyun ırkını yakalamak zorundayız Koyunculuğu geliştirmeliyiz. Erzurum en çok göç veren il oldu. Bunun sebebi hayvancılığın burada çok iyi yapılmamasından kaynaklanıyor. Bu sorunları doğru olarak masaya yatırır isek çözüme çok kolay ulaşırız. Şehrimizi yöneten yetikliler ile Erzurumlu vatandaşlarımız el birliği ile herkes taşın altına gövdesini koymalıdır.” dedi.
Kaynak: Erzurum Gazetesi